aytekin_akkurt @ hotmail.com

Nihayet Ülkenin geleceğini dert edinen siyasiler anayasa maddelerini düzenleyip meclisten geçirerek çok yakın zamanda halkın oyuna sunacaklar.

Henüz referandum tarihi resmi olarak açıklanmamış olsa da halkın büyük bölümü tercih kararını belirlemiş, kimileri kararsız, kimileri ise ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Bu durumlar gayet normal yaşanılası süreçlerdir.  Lakin konu ile alakalı bazı hususlara da azami dikkat edilmesi gerektiği kanaatindeyim. En başta gelen şey her birey diğer bireyin verdiği ya da vereceği karar ile ilgili bulunduğu taraftan diğer tarafı vatan haini yaftası ile suçlamaktan vazgeçmesidir. Bu suçlama o kadar basit seviyelere düşürülemeyecek kadar hassas ve önemlidir. Madem her kesim demokrasiden halkın tercihinden dem vuruyor o halde kararlara saygılı olacağız, fakat bunun yanı sıra kendi bulunduğu tarafın veya kararın doğruluğuna inananlar diğer tarafın kararını etkileme kendi tarafı lehine  ikna etme  yöntemlerine elbette başvuracaklardır. Tıpkı benim yapacağım gibi.

Bana göre konu net, değişen Anayasa maddeleri ne götürdü ne getirdi öncelikle bunlara bakıp iyice anlamak lazım. Değişen maddelerin içeriklerine ve siyasi parti tabanlarının yaklaşımlarına önümüzdeki yazılarımda yer vereceğim, lakin bu yazımda genel olarak bir değerlendirme yapmak gerekirse; her şeyden evvel bu yazılan anayasa veya kanun metinlerinin ilahi buyruk ve kurallar olmadığından, toplumu yöneten beşeri aklın toplumu daha iyi nasıl yönetirim anlayışı ile yazdığından yola çıkmak gerekir.

Yazılan veya yazılacak, veyahut ta değişen maddeler, kanunlar ve  kuralların tamamı toplumun, bireylerin refahı huzuru ülkenin daha iyi nasıl yönetileceği ile alakalı günümüzün gelişen ilim bilim teknoloji veyahut toplumun yapısı ile alakalı yenilenmesi geliştirilmesi düzenlenmesi maziden ders alınarak atiye daha güçlü daha müreffeh toplum için atılması gereken adımlar olduğunu idrak ederek meseleye başlamak gerekir. Belki bir 30 yıl sonra değişen ve gelişen dünyanın şartlarına göre daha başka maddeler eklenecek yahut çıkarılacak veya değiştirilecektir.

Tıpkı  filozof  Heraclitus’un dediği gibi  ‘Değişmeyen tek şey, Değişimin Kendisidir’.

Bütün bunların ışığında bu anayasa değişikliğinin Sayın Cumhurbaşkanının şahsı için yapılmış olmadığı, ülkemizin genel sistemi ile alakalı bir değişikliğin söz konusu olduğunu, karar verirken 15 Temmuz hainliğini, vatanımız ve  milletimizin nasıl da şer güçler tarafından her yönüyle sarıldığını, bütün bunları bertaraf etmek için  güçlü ülke olmanın yolunun EVET Ben de Varım demekten geçtiğini de akıllardan çıkarmamak gerekir. Selamlarımla....

Aytekin AKKURT

Sosyolog